Rinoplasti yani burun estetiği; doğuştan ya da alınan travmalara bağlı olarak burunda oluşan şekil bozukluklarının giderilmesi ve kişinin yüz hatları ile uyum içerisinde doğal bir burna sahip olması amacıyla gerçekleştirilen ameliyat olarak tanımlanabilir. 

Rinoplasti tek başına ya da kronik burun tıkanıklığına neden olabilen burun içi anatomik sorunların giderildiği operasyonlarla birlikte gerçekleştirilebilir. Bu açıdan yaklaşıldığında rinoplastinin hem burun şeklinin iyileştirilmesini hem de burun tıkanıklığının giderilmesini sağladığı ifade edilebilir.

Burun estetiği operasyonlarının temel amacı rahat nefes alan, kişinin yüz hatları ile doğal bir uyum içerisinde olan yeni bir burun yapılandırmaktır. Bu amaç, her burun estetiği operasyonunun kişiye özel bir planlama doğrultusunda yapılmasını gerektirir. Rinoplasti sırasında hastaların burunlarında gerçekleştirilecek değişimler, bu değişimlerin kapsamı, ve operasyon sırasında uygulanacak cerrahi teknikler birey özelinde farklılaşabilir. Bu nedenle burun estetiği ameliyatları öncesi planlama süreci kritik derecede önemlidir. 

Burun Estetiği Öncesi Planlama Süreci

Az önce de ifade edildiği gibi burun estetiği operasyonları kişi özelinde planlanmalıdır. Kişinin cinsiyeti, yaşı, burun şekli, cilt yapısı, beklentileri ve yüz analizi sonuçları planlama sürecinde mutlaka dikkate alınmalıdır.

Burun estetiği öncesi süreçte yüz analizi en önemli aşamalardan biridir. Bu aşamada yüz ifadesi, yüz şekli, dudakların şekli, elmacık kemiklerinin yapısı, alın genişliği, çene yapısı, kaşların konumu, göz yapısı, alın ve burun arasındaki açı, dudak ile burun arasındaki mesafe gibi değişkenlerin değerlendirilmesi gerekir. Analiz sonuçları doğrultusunda kişiye en çok yakışacak ve doğal bir görünüm sağlayacak burun planlaması yapılabilir.

Rinoplasti öncesi planlama sürecinin etkin geçmesi operasyon sonuçlarına da yansır. Bu nedenle hasta ve cerrah arasındaki etkileşimin niteliği oldukça önemlidir. Rinoplasti operasyonu ile burun şeklini iyileştirmek isteyen hastaların, cerrahların deneyimi kadar cerrahlarla iyi bir iletişim kurup kuramadıklarını da değerlendirmeleri gerekir. 

Kimler Rinoplasti İçin Uygun Adaydır?

Burun estetiği söz konusu olduğunda bu operasyon için uygunluk kriterlerinin bazıları nesnel bazıları ise öznel bir nitelik taşır. 

Operasyonun gerçekleşebilmesi için hastaların kemik gelişimlerinin tamamlanmış olması en önemli kriterlerden biridir. Genel olarak kemik gelişiminin kadınlarda 16, erkeklerde ise 17 yaşında tamamlandığı ifade edilebilir.

Rinoplasti, cerrahi bir işlemdir. Hastaların genel sağlık durumlarının operasyon için uygun olması gerekir.

Burun estetiği operasyonu burun şeklinden memnun olmayan, burun anatomisinde şekil bozukluklarına yol açan anomaliler bulunan; operasyon sonrası sürecin gereklilikleri hakkında farkındalığa sahip kişilere yapılabilir. Operasyonun temel amacı kişiye en çok yakışacak ve diğer yüz hatları ile doğal bir uyum yakalayacak buruna kavuşmasını sağlamaktır. 

Operasyona başvuran hastaların gerçekçi beklentilerin bulunması ise esastır. Bazı hastalar hayallerinde bir burun şekli ile gelmekte ve hayallerindeki burun şekline kavuşmayı istemektedir. Ancak bu, gerçekçi ve sağlıklı bir yaklaşım değildir. Herkesin yüz şekli, yüz ifadesi ve yüz hatlarının oranı aynı değildir. 

Rinoplasti ile Burunda Hangi Değişiklikler Yapılabilir?

Kişinin yüz analizi sonuçları, burun ve cilt yapısı değerlendirilerek planlanması gereken burun estetiği ameliyatı sırasında;

  • Burun daraltılabilir ya da genişletilebilir,
  • Burun delikleri arasındaki asimetri sorunu giderilebilir, burun delikleri küçültülebilir,
  • Burun kemeri düzeltilebilir, burun sırtı yapılandırılabilir,
  • Burun ucu yapılandırılabilir; kaldırılabilir ya da düzleştirilebilir.

Tüm bu değişimlerin yapılması güzel, dengeli ve doğal görünen bir burun oluşturulmasını sağlayabilir. Burun şeklinde yapılan değişiklikler sırasında burnun solunum fonksiyonlarının da korunması ya da düzeltilmesi gereklidir.

Rinoplasti Nasıl Yapılır?

Rinoplasti hem açık hem de kapalı teknikle gerçekleştirilebilen, teknik seçiminin hasta özelinde yapılması gereken bir cerrahidir. Çoğunlukla genel anestezi altında gerçekleştirilen rinoplasti tekniği operasyon öncesi planlama sürecinde belirlenir.

Açık Rinoplasti Nedir, Açık Rinoplasti Nasıl Yapılır?

Burun estetiği açık teknik ile gerçekleştirileceğinde, burun delikleri arasında yer alan ve “columella” adı verilen bölgeden kesi yapılarak burun cildi kaldırılır. Açık rinoplasti ile burun septumuna kolay bir şekilde erişilebilirken operasyon sırasında daha net bir görüş elde edilebilir. Açık rinoplasti kemik ve kıkırdak yapıya rahat bir şekilde müdahale edilmesini mümkün kılarken karmaşık dikiş ve/veya greftleme için de önemli bir kolaylık sağlar. Açık rinoplasti sonrası küçük bir kesi yapılan columella bölgesinde minimal bir iz olur. Bu iz operasyon sonrası erken dönemde kırmızı bir renktedir ancak iyileşme süreci ilerledikçe izin belirginliği azalır ve iz silikleştiği için dışarıdan bariz bir şekilde belli olmaz. 

Kapalı Rinoplasti Nedir, Kapalı Rinoplasti Nasıl Yapılır?

Açık ve kapalı rinoplasti arasındaki tek fark kapalı rinoplastide burun septumuna burun deliklerinin içerisinden ulaşılmasıdır. Columella dahil olmak üzere burun cildinin hiçbir kısmına kesi yapılmadığı için kapalı rinoplasti “izsiz burun estetiği” olarak da bilinmektedir. Genellikle burun şeklinin iyileştirilmesi amacıyla radikal değişimlerin gerekmediği hastalarda tercih edilir.

Açık ya da kapalı rinoplasti tekniklerinde avantaj karşılaştırılmasının yapılması uygun bir yaklaşım sayılmaz. Her iki tekniğin de uygun olabileceği, daha iyi sonuç verebileceği ve tercih edilebileceği hastalar bulunmaktadır. Teknik seçimi yapılırken her zamanki gibi hasta özelinde, hastaların ihtiyaçları doğrultusunda karar verilmelidir. 

Piezo Tekniği ile Rinoplasti 

Burun şekillendirilirken, kemiklerin kesilmesi veya törpülenmesi sırasında ultrasonik titreşimler üreten hassas uçlu bir testere kullanılması prensibine dayanan teknik Piezo tekniği ile rinoplasti veya ultrasonik rinoplasti olarak adlandırılır. 

Piezo tekniğinde kullanılan mikro testereler doku seçme özelliğine sahiplerdir ve yumuşak doku bütünlüğünün korunmasını sağlarlar. Kemiklerin çok hassas bir şekilde kesilmesini sağlayan mikro testerelerin titreşim gücü işlem yapılacak kemik yoğunluğu doğrultusunda ayarlanabilir. Kemikler kırılmadan hassas bir şekilde kesilirken bölgedeki dokular da kan damarları da hasar görmez. Bu nedenle kanama, operasyon sonrası morluk ya da ödem oluşma olasılığı azalırken iyileşme süreci kısalır.

Piezo tekniği, başlı başına operasyonun yapılışını değiştirmez; açık ya da kapalı rinoplasti sırasında kemik şekillendirmesi için uygulanan gelişmiş bir teknik olarak düşünülmelidir.

Burun Estetiği Sonrası İyileşme Süreci

Burun estetiği operasyonları sonrası genel sağlık kontrolleri gerçekleştirildikten sonra hastalar aynı gün içerisinde taburcu edilirler. Operasyon sonrası erken dönemde, uygulanan tekniğe ve burunda yapılan değişimlerin kapsamına bağlı olarak, ödem ve morluk gibi şikayetler oluşabilir. Rinoplasti sonrası dikkat edilmesi gerekenlere uyum sağlandığı takdirde ilk haftadan sonra şikayetlerin büyük ölçüde ortadan kalması beklenir.

Burun estetiği sonrası iyileşme süreci kişinin yaşına, genel sağlık duruma, cilt tipine ve post operatif kurallara uyum sağlayıp sağlamamasına göre değişiklik gösterebilir. Burun estetiği sonrası dikkat edilmesi gerekenler en genel hatları ile şu şekilde sıralanabilir:

  • Operasyondan sonra ilk üç hafta boyunca uyurken baş yukarıda tutulmalı, birkaç yastık ile desteklenmelidir.
  • İlk hafta çok sıcak içeceklerin tüketilmesinden kaçınılmalı, sıcak buharlara mümkün olduğunca az maruz kalınmalıdır.
  • İlk 3 hafta kan basıncını artırıp kanamaya yol açabilecek ağır aktivitelerden ve egzersizlerden uzak durulmalıdır.
  • Burun, darbelere karşı korunmalıdır.
  • Operasyondan sonraki üç ay gözlük kullanılmamalıdır.
  • Güneşe maruz kalınmamalı, güneşe çıkılması gerekiyorsa yüksek koruma faktörlü güneş kremleri sürülmeli ve geniş şapkalar takılmalıdır.
  • Dişler çok sert fırçalanmamalı, çok sert gıdaların tüketiminden kaçınılmalıdır.
  • Uzman hekimler tarafından önerilen burun içi kremlerin ve deniz ya da okyanus suları düzenli olarak kullanılmalıdır.
  • İyileşme sürecinde doku iyileşmesine zarar verecek sigara ve alkol kullanımı gibi alışkanlıklara ara verilmelidir.